Gecelerin getireceği bir
şey yoktur.
Bilakis sen gidersin hedefe
doğru.
‘Gelen’ gece de gelmişse,
Mübarek olan gece değil, ‘Gelen’dir.
Herkesin ‘Gelen’i,
kendisine göredir.
Zamanı kestirmek mümkün
olmağı gibi,
Bir geceye hapsetmekte
mümkün değildir.
‘Hatırlamak’ eylemini bir
geceye sıkıştırmak,
İnsanın kendi eliyle
kendine yapacağı büyük zulümdür.
Hatırlamak,
Anmak, her an, her an, her an olması gereken,
Anmak, her an, her an, her an olması gereken,
Yapılması gereken bir
hizmettir.
Ve,
Bir gece çıkagelir ‘beklenen’.
İşte o geceye denir,
‘BERÂT’
“Halvette
ettim rıhleti, kesrette buldum vahdeti,
Bâzarda
düzdüm halveti rûz-u şebim îyd ü berât”
(Niyazî
Mısrî)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder