Diyor ki, havuz medyasının
sivri dilli Genel Yayın Müdürü İbrahim Karagül:
“CHP, MHP, HDP, Paralel, PKK, DHKP-C ve daha birçok meşru veya gayri
meşru yapı, ‘bulundukları pozisyon itibariyle’ aynı cephede yer aldılar.” (Y.Şafak,
28 ağustos)
Esasen adı geçen sık sık
tekrarlıyor. Üst üste aynı şeyleri yazıyor. Amacı belli ki, beyinleri yıkamak.
Tekrar, önemli bir yoludur beyin yıkamanın.
Ya, sen kafayı mı yedin
İbrahim? Bu kadar benzemezi bir araya nasıl getirdin, bu ne cür’et İbrahim?
Paralel ortaklığınızı
bilmeyen mi var, daha düne kadar çözüm safsatası adı altında PKK ortaklığınızı
bilmeyen mi var, daha AKP binasına bomba atan DHKP-C militanın yakalandığını
söyleyen sizler o militana ne olduğunu bile henüz açıklayamadınız, onlarla
ortaklığınızı bilmeyen mi var? Dolma Bahçe’ye saldıran militanların ellerini
kollarını sallayarak oraya kadar gelebilmelerini nasıl yorumluyorsun İbrahim? O
bölgeden çekilen polisler hikâyesini bir de senden dinleyelim?
Sahi söyler misin İbrahim;
KCK örgütünü kim kurdu, kim kurdurttu?
Bu nasıl bir kafa
karışıklığıdır İbrahim?
Yukarıdaki cümlende ifade
ettiğin hususu da ispatla yükümlüsün. Yoksa müfteri durumuna düşeceğini de
bildirmek isterim İbrahim.
Sonra iddialı bir şekilde
muhalefetin dış güçlerle ittifakını vurguluyorsun. Bırak bu ayakları İbrahim,
sen bize çok çok iyi bildiğin şu Büyük Ortadoğu Projesinin ne olduğunu, nasıl
örgütlendiğini, eş genel başkanının kim olduğunu ve Ortadoğu’da ne işler
yaptığını anlatıver de, Mısır’da, Tunus’ta, Gazze’de, Suriye’de nelerin
olduğunu öğrenelim, kimin dış güçlerle birlik oluşturduğunu anlayalım. Bırak şu
dolambaçlı yolları. Bırak bu millilik ayaklarını. Ha aklıma gelmişken, ölesiye
savunduğun siyasi partinin nasıl iktidar olduğunu, Neo-Conların nasıl desteklediğini
de, Karanlıklar Prensi’ni de filan anlatırsan seviniriz.
Hele, Güney Doğu’nun PKK’ya
nasıl terk edildiğini, askerin kışlaya, polisin karakola nasıl tıkıldığını ve
hareket edemez hale getirildiğini anlatıver kuzum.
Paralel dediklerinizle
birlikte ortaklaşa, Türk ordusunu nasıl perişan ettiğinizi de hatırlatayım da,
keyfin kaçsın, uykuların bozulsun biraz.
Bak sana iyilik yapıyorum,
banka genel müdüründen istediğin paraların üzerinde hiç durmuyorum. Bırak o
görevi be İbrahim. Sen Ortadoğu yazılarına geri dön bir an önce.
Hatta çok daha önemli bir
tavsiye daha yapayım:
Hemen görevini bırakmanı ve
uzun bir tatile çıkmanı ve bir daha dönmemeni öneririm.
Değil mi ama yazı var, kışı
var…
Şunun şurasında ne kadar
zaman kaldı?
Mehmet Kınacı :
YanıtlaSilBaşka bir arkadaş da "PKK'lı BELEDİYE BAŞKANLARI NEDEN HALEN GÖREVDE?"diyor.Ben de AYTAÇ DURAK'ı suçsuz görevden alan KEPAZELER yola mayın döşeyen Belediye başkanına neden selam duruyor?diyorum ama..Sonuç malum....BİZ YÜZDE KIRK BİR OY ALDIK!!!!