Yeni bir savaş taktiğinin
başlangıcıdır. Elini kana bulmadan, askerlerini telef etmeden, insanlarına
karşı başını eğmeden.
Mankurtlaştırılanları
kullanma dönemi. Önceleri, yazılarla, konferanslarla, övgüler yaptırarak
kullanıyorlardı. Şimdi cepheye sürme vakti. Üstelik silahlarını vererek, silah
bedellerini de tahsil ederek veya hesaplarına borç yazarak. Ohh.. ne ala. Ne
güzel savaş bu savaş.
İslam Coğrafyası’nın bir
kısmında oynan oyundur. Fil avcıları derin kuyuları kazdılar ve fil kuyuya
düştü. Şimdi, kara elbiseli kişiler gelip fillere eziyet ediyorlar. Filler kara
elbiselileri gördükçe ürküyorlar, tedirgin oluyorlar, korkuyorlar,
çekiniyorlar. Doğruca bir köşeye çekilip, sessizce başına gelecekleri
bekliyorlar. Kara elbiseliler, saldırdıkça fil(ler) “ne olacaksa olsun” deyip,
rahata ermek için, her şeylerini vermeye razı hale gelmek üzereler. Ara sıra
beyaz elbiseler giyinmiş kişiler gelerek fil(ler)e yiyecek veriyorlar. Fil(ler)
beyaz giysilileri gördükçe rahatlıyorlar, onların iyi insan olduğunu düşünmeye
başladılar. Onlardan zarar gelmeyeceğini anlamaya başladılar. Beyaz
elbiselilerin yolunu gözlüyorlar.
Kara elbiseliler, hep
içeriden seçilmiş, devşirilmiş, satın alınmış kişiler. Acımasızlar. Öyle
eğitilmişler. Hangi coğrafyada ihtiyaç olsa, bunlar oraya sürülüyorlar.
Gönüllüler. Hiç itirazları yok. Hiç düşünmezler. Ne emredilmişse yapmaya
amadeler.
Mısır da, Tunus da, Libya
da gördük onları, şimdi Suriye’deler. Bunların önemli bir kısmı Afganistan
görevlerini yaparken buralara gönderildiler. Neler vaat edildi kim bilir! Libya’yı
kana bulayanların içlerinde de varlardı. Yemen’e kan sustururken de. Bahreyn’de
Suudi askerleri avlarının peşlerindeyken de onların yardımcısıydılar. PKK
belası Türkiye’nin başında türlü yaralar açmışken onların da yanlarında bu
caniler vardı, hala da kıyafet değiştirerek onların görevlerini gördükleri
haberlerde yer almaktadır. Bu kirli oyunun içinde İsrail askerlerini de
görmekteyiz. Henüz Türk Basınında yazılmadı, çizilmedi, tartışılmadı. Şemdinli
olayları içinde öldürülen teröristlerin önemli bir kısmının İsrail nüfusuna
kayıtlı Yahudiler olduğu açıklandı. Resmi kaynaklar suskun bu durumda.
Neler oluyor? Kara elbiseli
kişiler fil(ler)e eziyet etmeye devam ediyorlar.
Türkiye’deki anayasa
çalışmaları sırasında da beyaz elbiseli kişiler gelip, fil(ler)e ekmek
atıyorlar, iyi kişiler, zararsız kişiler. Ne olacaksa olsun demeye, diye
düşünmeye başladı fil(ler). Fil(ler) arasındaki iletişim tamamen ve fiilen
kesildi. Sahip oldukları medya gücü ile yanlış, taraflı ve bozulmuş haber ve
programlarla beyinleri uyuşturdular. Hatta bazı fil grupları birbirleriyle
düşman hale gelir oldular, beyaz elbiseli kişilerin iyiliği tartışmaların
yüzünden.
Kirli savaşın ulaşmak
istediği ilk sonuç. Başarmak üzereler.
Çok gariptir. Mankurt alaylarına,
okullar ziyareti, otel konferansları, gazete köşeleri gibi saldırı araçlarıyla
durmadan yeni askerler iltica etmekte, diğer taraf zayıf ve takatsiz bir halde
olacakları seyretmektedir.
Falih Rıfkı Atay’a kulak
verelim: “Atatürk hakkında ‘Bozkurd’
kitabını yazan Armstrong, mütarekede İngiliz subayı olarak İstanbul’a
gelmiştir. Bir başka kitabında tatlı su Osmanlılığı, Hürriyet ve itilaf
Türklüğü ve Beyoğlu Hristiyanlığının İstanbul’u hakkında şu fikri söyler: ‘İstanbul
şehri bir yara. Burada büyük idealler ve ilhamlar yok. Burası kirli sokaklarda
yaşayan bayağı insanların şehri. Burası entrika, rezalet, hile, korkaklık
karargâhı. Hain erkekler ve namussuz kadınlar şehri.’.”
(Çankaya) İstanbul yerine Türkiye derseniz ve zamanımızın mukayesesini
yaparsanız, sanki yeni söylenmiş taptaze bir cümle.
“Bu zillet, fitne ve şirk her ne kadar bugün adına ‘globalizm’ dese ve
masum ve nötr bir gelişmenin -sonucun- verinin üzerine otursa da gerçekte
liberalizmle başlayan, kapitalizme varan ve sonunda emperyalizm olgusuna erişen
ortak batı kötülüğünün çirkin yüzüdür sadece…
“Ferdi tanrı’nın yerine koyan ve her türlü mezelleti hak gören Batı,
belki sosyalizm(ler)le işledikleri liberalist, kapitalist ve emperyalist
günahların muhasebesini yapabilecekken bundan sıyrılarak fitne silsilesini
muhafaza edebilmiştir.” (Dr.Lütfü Şehsuvaroğlu, habererk)
Fitne ve şirk ile istila
edeceği vatanları talan ediyorlar. İnsanlarını devşirebiliyorlar. Beyinler
savunmasız bırakıldıktan sonra da mankurtlaştırılan kişilerle, Hakk’a, adalet’e
ve Hakikate acımasızca saldırıyorlar. Yaptıkları budur.
İşte bir vatan-millet
sevdalısının satırları: “Gerçek
dünyada güçlü ilahları oldu. Adını liberalizm koydular ve imparatorlukları
üzerinde güneş batmadı…
“Mustafa Kemal’e mal edilen, ‘harp meydanlarında ordular kadar
milletlerin felsefeleri de çarpışır’ sözünü hatırlıyorum…
“Lawrence -düşmanımızdır diye herhalde- pek haberdar olmadığımız ‘Hikmetin
Yedi Sütunu’nu da hatırlamak zorundayız: ‘Hedefimiz Türk Ordusu değil,
Türklerin gönülleri ve zihinleridir.” (İskender Öksüz,
14.05.2012, haberiniz com tr)
Gerisi kolaydır.
Beyaz elbiseliler çukurdan
çıkardığı fil(ler)i istediği yöne sürerler.
YanıtlaSilErdoğan Elçin :
BENİM AKLIMA GELEN GÜYA ÜLKENİN DEV SANAYİCİLERİ VARKEN KOÇ HOLDİNG SABANCI HOLDİNG ECZACIBAŞI VS.VS. GENEL EV PATRONU MANUKYAN BOY BOY RESİMLERLE VERGİ REKORMENİ DİYE HALKA MİLLETE SERVİS EDİLİRDİ MAFYA BABALARI CUMHUR BAŞKANININ SAĞBAŞINDA POZ VERİRDİ BU MİLLETİ SİNDİRMEK UTANDIRMAK İSTEYENLERİDE SİZLER BULUP YAZIN BEYLER. BEYAZI BAŞBAKAN KEFEN DİYE KAPTI ZATEN.
Özgür Yolcu :
YanıtlaSilTSK dan ayrılan veya bir sebeple ilişiği kesilen personel abd paralı ve vatanı dini olmayan ordu (Black&white) mensupları TSK dan ayrılanları bulup kendi çıkar ve doğrultularında Afganistan, Irak, Bosna, Libya, Tunus, Somali gibi ülkelerde kendi dindaşlarına karşı saldırılar gerçekleştirme bunları kullanırken kullandıkları ülke vatandaşları ekonomik yoksunluklarından faydalanmaktadır.
Artı bu beyaz giyimli insanlar yeni değil Türkiye nin başına sarılalı 1970 lerden beri sağ sol , alevi sünni kürt türk vb gruplar çıkararak GÜNÜ ELİN ELİNDEKİ TAŞLA KUŞU VURMA ZAMANI DEYİP bizleri birbirimize kırdırmakta yazılı ve görsel medeyada bu gruplar için çalışmaktadır, birçok gruplara ekonomik destek verilerek de kendilerini hizmette kullanılıyor
insanlar 100 için dini bile değiştirecek durumdalar daha fazla söze gerek yok
Harun Meral :
YanıtlaSil‘"Hedefimiz Türk Ordusu değil, Türklerin gönülleri ve zihinleridir.”
Ağabey bu cümlede ifade edilen ,gizlenen amacı ne yazık ki gerçekleştirdiler. Kendimizden başka her şeye hayranlık duyan ve taklit eden bir toplum halini almışız zaten.
Mehmet Ali Öztürk :
YanıtlaSilŞeytanın sağdan yaklaşması...
Atila Göray:
YanıtlaSilATATÜRK ün ölümünden hemen sonra başilayan bir işbirlikçi süreçle sistemlice Milletimizin beyni kendi öz değerleri dışarı edilerek yabancı kimi değerlerle dolduruldu...Harun beyin bu anlamda saptaması yerinde. Bende yine bu anlamda dönem dönem ''Yeni bir Tanımlama gerekir bazı değerlerimizin yeniden tanımlanması için'' Diye yazarım..İşte tamda bu ..Buradan yapacağımız spnut koşulların somut tahliliyle (Hiçbir duygusakkığa kapılmadan) yolumuzu belirleyeceğiz..Bize ne oldu? kadar Biz nasıl bu kadar düşürüldük?
Mehmet Kınacı:
YanıtlaSilNe desem bilmem...Talan edilen mal benim.Talana destek kardeşim...Düşman ne kara libaslı papas ne ak kaftanlı ....Düşman bana ben!!!!Türk var mı?Kim?Nasıl bir mahluk????Bunun "bilincine eren" olmayacaksa ha kara donlu kafir ha ak libasabürünmüş kafir!!!Tehey Ötüken'de Taşa vurmuş dedem...."Çin'in yüzü güleç,ipeği yumuşak!""Ben ise başımı taşlara vurmaktayım!!!