Her kelimeyi derinlemesine,
dibine kadar kazımadan gerçek anlamına ulaşmak mümkün değildir. Vecizenin her
kelimesini teşrih masasına yatırıp, her bir kelime üzerinde derin düşüncelere
girmeliyiz ki, cümlenin doğru anlamına ulaşalım. Yeni bir tercüme değil, kendi
dilini yeniden öğrenme çabasıdır bu.
“Men arefe nefse hu, fakat
arefe Rabbe hu” Kısaca; (Nefsini bilen Rabb’ini bilir). Bilmek kelimesi,
‘ölümü’ anlatır. Yazık ki, ölmeyen bilemez. Niye mi yazık dedik?
Cehaletimizden, cehaletimizdir söyleten ‘yazık’ kelimesini.
‘Ölmek’, bütün zamanların
çözülemeyen problemlerindendir. Bir sultan çıkıp, açıkça, Türkçe, hem de ölüme
gönderdiği erlerine emrediyor ölmeyi. Daha ne olsun, daha nasıl anlatsın?
Cemil Meriç’in şu cümlesi
günlerce düşündürtmüştür beni, peki düşündüm de çözebildim mi? Rahatlıkla hayır
diyebilirim:
“Kelime korkusu cemiyetimizin en büyük hastalıklarından biridir”.
Cemiyetimizin hastalığını
öğrendikten sonra da şunu ilave eder Meriç:
“Düşünmeye başlamak kelimeler üzerinde düşünmekle başlar.”
İşte hastalığın sebebi,
madem düşünmek ‘kelime’ ile başlar, o halde düşmanızdır kelimelere. Ne
düşünmeyi, ne de düşüneni severiz hamdolsun.
Bilmek için, önceki
bilinenleri öldürmektir istenen. Bildiklerin yanlış, eksik. İşte problem
burada. Yanlış ile eksik ile nereye varılır? O halde unut gitsin. Yeni âlemlere
kanat açmak, eski âlemi bırakmak onu unutmakla mümkün olacaktır. Ölmekle yani.
Cephelerde büyük mesajların
verildiği durumlar çok olmuştur. O an için yapılması gereken, askerin
vazifesidir. Asker gerektiğinde ölebilmek için vardır. “Ölmeyi emreden”
komutan, yaptığının farkındadır. Peki, o emir, orada bitmiş midir? Tabi ki
hayır. Emir zamanımıza kadar görevini ifa etmiş ve insan var oldukça da ifa
edecektir. Dünyadan geçene, sonsuzluk âlemleri açılır. Dünyadan geçene, ‘şehit’
derler. Ne mutludur!...
Kurtuluş Savaşı’nın sonunda
büyük komutan şöyle söylemedi mi?
“Şimdi büyük savaşa gidiyoruz”!..
Ya, bu nedir? Hani bitmişti
savaş? Hayatın devamı, ancak büyük savaşın kazanılmasıyla mümkündür de ondan söylenilmiştir.
Büyük savaş nedir?
Bütün Ulular’ın söylediği
kelam aynıdır. Yine başa dönersek, kim ki, nefsini bildi, Rabb’ini bildi.
Bütün sözlerin, kelamların
ulaştığı nokta buraya varır.
Bu itibarla, büyük
adamların sözlerini sırf kelimenin kuru anlamıyla anlarsak, kendimize ve
geçirdiğimiz zamana yazık ederiz.
Ne yazık!...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder