Dünyada sadece üç bölgede
varmış.
Birisi de Rize ilinin,
Pazar İlçesi’nden yukarılara doğru çıkılınca, Çamlıhemşin İlçesi sınırları
içinde, 15 hektar (150 dönüm) kadar küçük bir orman. Şimşir ormanı.
Şimşir ağacını, hediyelik
eşyalar satılan yerlerde kaşık, kepçe gibi kullanım aletlerinden biliriz. Sert
yapılı bir ağaç olduğu için, oymacılık ve el sanatlarında da kullanılan odunu, kaşık
ve benzeri aletlerin yapımında sık kullanılıyor. Şimşir kaşıklarla yenen
yemeğin tadı da bir başka olur hani…
Kullanım yeri önemli değil
aslında. Bu orman tek, bir benzeri olmadığından, gen ormanı vasfındadır. Şimşir
ağacının tohumları bu ormandan karşılanmaktadır veya karşılanabilir. Ülkemiz
bitkilerinin ve ormanlarının genlerinin muhafaza edilmesi, tohumlarının
saklanmasının önemini ziraatçılar, botanikçiler ve ormancılar bilirler.
“Kel başa şimşir tarak”
özdeyişindeki şimşir, söz konusu ağaçtan gelir. Zor yetişen bir ağaçtır.
Gövdesi fazlaca kalınlaşmaz, kullanılabilecek yeri azdır. Bu yüzden pahalıdır.
Koca bir ağaççıkta az bir miktar kullanılabilir ürün çıkar. Nadir de olunca
kıymeti üzerindedir. Ayrıca seyri güzel bir ağaçtır.
Şuraya geleceğim.
Dünyada sadece üç bölgede
az miktarda yetişmiş bu ağaç (topluluğu) ormanı Çamlıhemşin ilçesinde de az bir
alanda 15 hektar üzerinde bulunuyor. Demek ki değeri misli misli yüksek bir
ağaç. Her yerde yetişebilir fakat biz tabii ormandan bahsediyoruz. Özel olarak
yetiştirilen şimşirlerden değil.
Şimşir ormanında bir bela
tebelleş olmuş.
Yosun.
Asalak bir bitkidir yosun.
Asalakları bilirsiniz,
birisinin sırtına biner ve onu sömürür.
İşte böyle, bizim asalakta
şimşir ağaçlarına yerleşmiş ve onları sömürüyor.
İşittiğimize göre Orman
Fakültelerinden hocalar gelmişler ve incelemeler yapmışlar. Sonuç yok. Ne yapılması
hakkında verilen bir emir, rapor yok. (üniversitelerimizin durumu).
Konunun meraklısı iki kişi
ile ziyaret ettik şimşir ormanını. Gözlerimle gördüm. Yosunlar ağaçların hemen
tamamında yerleşmiş ve ağaçların suyunu dallarına gitmeden tüketiyorlar.
Böylece, ağaçlar kuruyor.
Evet, gözlerimle gördüm.
Dünyanın gözbebeği şimşir
ormanının neredeyse yarısı kurumuş.
Tamamı ölümü bekliyor.
Tabiat dostu iki
arkadaşımın önerisi şudur:
Yosunlar, elle toplanacak.
Alttaki fazla su kanallar vasıtasıyla dereye boşaltılacak, ormandaki yabancı
ağaçlar ve ağççıklar temizlenecek, ormanın havalandırması ve güneş alması
sağlanacak.
İlim adamlarının,
üniversitelerin araştırmaları arkadan gelsin.
Acil yapılacak budur.
Allah’ın sunduğu bu
harikanın ölümü kendi ellerimizle ve göz göre göre olacak. Ormancılığın
gerektirdiği çalışmalar hemen, zaman geçirilmeden yapılmalıdır.
Orman Bakanlığı, Orman
Genel Müdürlüğü, Çamlıhemşin Kaymakamlığı, Pazar Orman İşletme Müdürlüğü,
Üniversitelerin Botanik, Ziraat, Orman Fakülteleri’ne dünya harikası ve çok
küçük bir alanda yerleşmiş bu, ‘GEN’ ormanımızın kurtarılmasında görevler
düşmektedir.
Bizden duyurulması.
Saliha Selamet Polat :
YanıtlaSilBir ziraatçi olarak bu ormanı milli park kapsamına almak lazım ! Çok değerli bir ağaçtır ve büyümesi yavaş bir türdür. O yüzden ormanımıza sahip çıkalım sayın orman bakanlığına duyurulur ..
Milli Park kararının doğru olmayacağını düşünürüm, çünkü milli parklar -kendi halinde- dokunulamayan, işlem yapılmayan, parklardır. Bu açıdan şimşir ormanına da dokunulamaz.. -temizlik, kesim,açma,- yapılamayacağından mücadele akim kalabilir.
YanıtlaSil