6 Ağustos 2012 Pazartesi

İ. Pala, Romanı ve İ. Özdemir’in Eleştirisi



“Bu roman entelektüel kaygısızlığın ve aydın sorumsuzluğunun ileri bir örneğini teşkil eder.” (1)

Bir radyo programı duyurusunda, Prof. İskender Pala ile ‘Aşk’ konusunda konuşacakları bildirilmişti, aşağı yukarı şöyle bir cevap vermiştik: “İskender Pala ve Aşk, hayret, Prof. da olsa, aruz üzerine üstat da olsa hiç anlamadığı ve bilmediği konuda sohbet etmeye cesaret etmiş, hayret.” Sonraları sık sık TV’lerde boy gösterdi. Uzmanlık alanı olduğu içinde rahat bir biçimde aşk, tasavvuf, aruz şiirleri ve şairleri, din.. Konularında sohbetlerini dinledik. Sathi, sığ, kitaplardan okuduklarının dışına çıkamayan, kuru kupkuru bir cahilin sohbetlerinden başka bir şey değildi bizim için. Çoğunlukla da kapattık onun programını. Sonuna kadar izlemedik. Ekranda kibrini taşıyamayan bir acuze gibi duruyordu.

Hanemiz halkından birisi Şah&Sultan isimli romanını almış okudular. Bize de okumamızı söylediler. “İskender Hoca bu konuyu bilmez ki, anlamaz ki, nasıl olmuşta yazmış” gibi itirazlar ileri sürerek okumadım kitabını.

Tek tip insan yetiştirme okullarında yetişmişti, örneği de pek çoktu. Hem makalelerini yayınladığı gazetede, hem de fikren dâhil olduğu grubun içinde yüzlercesini tanıyorduk.

Erken çağlarda cahil bir hoca kılıklının önüne diz çökmüşlerden, ileri tarihlerde üniversite kürsülerinde Profesör unvanlarını bile taşısalar, o hoca kılıklıların beyinlerine zerk ettiği zehirlerden asla kurtulamıyorlardı.

Tamamı eğitimlerine bu yolla başladıklarından hepsi birbirine benzeyen tipler olmuş çıkmışlardır.

Genel olarak ortak noktaları şunlardır: 1- Sünni inanışın dışındaki kabullere tamamen karşıdırlar ve bu konuda savaşırlar. Yalan, iftira serbesttir. Güya imanları için yaparlar bunu. 2- Atatürk düşmanıdırlar. Açıktan söyleyememekle birlikte sohbetlerinden, makalelerinden, kitaplarından inceledikleri konunun dikkatle dinlenilmesi halinde anlaşılır. 3- Türk diyemezler. Türklüğü kabul etmezler. Aziz millet, büyük millet gibi herkesin kabul edebileceği cümleciklerle geçiştirirler. Türk olmaktan adeta utanırlar. Türk olduğunu söyleyenlere müstehzi bir edayla bakarlar. 4- Genellikle sakallıdırlar. Sakal bırakmayı İslâm’ın bir emriymiş (sünnet) gibi yerine getirirler. Oysa Ebu Cehil’in de Saadet Devrinde sakallı olduğunu söylerseniz sizi hiç duymazlar bile. 5- Konuşmalarında Zekât’ı ballandıra ballandıra anlatırlar iş Zekât vermeye gelince, ipe un sererler. Kitaptan örnekler verirler, 1/40 onların zekât konusunda anlatabileceği tek gerçektir. 6- Nedense tamamı iktidardaki! Partiye intisaplıdır. Yanlış bile yapsalar asla tenkit yükseltemezler. İçte ve dışta uyguladığı politikalar onların da uygulanmasını istediği politikalardır. 7- Asla eleştirel yaklaşamazlar. 8- Varsa da, yoksa da kendi düşünceleri en iyisidir, muhalif görüşleri dinlemeye, okumaya tahammülleri yoktur…

Araştırmacı yazar İskender Özdemir, Fikir Sanat ve Edebiyatta Töre Dergisinin 4. Sayısında Prof. İskender Pala’nın “Şah&Sultan” isimli romanını incelemiş. Romandaki Pala’nın “yanlış iddialarına cevap” vermiştir. Özdemir; “Aydın olmanın en önemli koşulu, bilimin namusuna sahip çıkmak, dürüst olmak ve gerçeği aramaktır”. Açıklamasını eleştirilerine geçmeden söyler. “Aydının sorumluluğu, gerçeği bulmak ve kitlelere aktarmaktır.” İtiraz kabul etmez bu gerçeği vurguladıktan sonra, “Ne yazık ki, İ. Pala’nın Şah&Sultan romanı, bu özelliklere sahip değildir. Bilim ve birliğimiz adına hiçbir değer taşımamaktadır. Hatta denilebilir ki, Alevî-Sünnî birlikteliğine katkı sağlamaktan ziyade, ayrıştırıcı ve ötekileştirici bir ruha sahiptir. Bilimsel açıdan da yığınla yanlışı barındırmaktadır.” (2)

Daha sonra romandaki iftiralar, çarpıtmalar, bile bile yapılan hatalı anlatımlara örnekler verir İskender Özdemir. İskender Pala’nın cakasını kırarken, bizim yukarıda verdiğimiz açıklamaları da doğrular adeta.

Roman da kullanılan kaynakları, romanın kurgusu ve İskender Pala’nın Şah Hatayi hakkındaki iftiralarını bir bir sıralar.

Yazının devamı derginin 5. Sayısında yayınlanacak galiba, çünkü “devamı var” deniliyor sonunda.

Bu yazı ve devamı mutlak okunmalıdır.

Çok önemli bir yıkıcılık örneğini faş ediyor yazar.

**************************************************
1)              (1)    İskender Özdemir, TÖRE Sayı 4., “Aydın sorumsuzluğu: Şah&Sultan”
2)             (2)     İ. Özdemir, aynı makale.

14 yorum:

  1. Atila Göray:

    İnsanları anlamak zor. hele de aydınım diyen insanları..
    Kim bunlar? nerede yetişmiş.?Hangi tarlanın ürünüdürler?
    Fikir babaları kimdir?

    YanıtlaSil
  2. bunlar bir şablondan üretilme ruhsuz sankı "üffffffffffff " almamışlardır..... bu nu ençok
    kendileri bilir..... umursamazlar... çünkü umursamamak tek ezberleridir.........

    "insanlar & ve insan suretındekiler" den ben bunu anlıyorum.......

    "ey ,iman edenler, iman ediniz....." bilirler ruhsuz oldukları ıçın yenıden iman edemezler...........

    reyyan

    YanıtlaSil
  3. Kutlu Altay Kocaova .

    Bu yazıdaki eleştirilerin birçoğu yanlış ve haksızdır. Zîrâ İskender Pala, Şâh & Sultân romanında, her iki tarafında Türk olduğunu, Çaldıran Savaşı'nın Türkler arasında yapılan ve olmaması gereken bir savaş olduğunu söylüyor.

    Yazdığı gaze
    te ve mensûbu olduğu kesim, önyargılı olmayı gerektirmiyor. Ben, kendi internet sitemde, bu kitâbla ilgili bir eleştiri yazısı yazmıştım. Dilerseniz, okuyabilirsiniz.

    Taçlı Sultân olayı ise hâlâ tamâmen kesinlik kazanamayan, ancak bütün Osmanlı vak'a-nüvislerini anlattığı bir olaydır. Bu olayı anlatmış olması yanlıştır, ancak büyük hat'ada değildir.;

    http://www.kutlualtay.net/sahsultan.htm

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şu satırlar sizin yazınızdan: “…Ancak bâzı bölümlerinde verilen ya da verilmek istenen mesaj o kadar ağır ki, bu romanın diğer bölümlerinin üzerine geçiyor.
      .. elinden içki içeceğini iddia etmek tuhaf bir durumdur. Hatta 1500 yılında, Osma
      nlı sarayında kaleme alınan Oruç Beğ Târihi adlı büyük eserde bile Emir Timur’un Yıldırım Bayezid’a çok iyi davrandığı anlatılmaktadır.
      .. Mâdem Timur’dan dolayı Osmanlılarda Türk kızı almamak gibi bir gelenek vardı. Selim niye, bir Türk kızı ile nişanlanmıştı?
      .. Bu ise târihî roman yazma iddiasındaki biri için büyük hatâdır.
      .. Timur bahsindeki hatânın dışında ciddî bir hatâda Yavuz Sultan Selim’in Şah İsmail’in ikinci eşi Taçlı Begüm’ün esir edildiği iddiasıdır ki, bu da gerçek dışıdır.”

      Ben daha ne diyeyim? Bu kadar çarpıtma hangi Prof. Unvanlı kişide bulunur?

      Sil
  4. Kutlu Altay Kocaova:

    Yazarın hat'ası, bunu bir târîh kitâbı gibi sunmasıdır. Gerçi bu hat'ayı, konusunu târîhten alan birçok yazar ve senarist yapıyor ama yanlıştır.

    İskender Pala, romanını "konusunu târîhten alan bir kurgu roman" olarak sunmalıydı.

    YanıtlaSil
  5. Şakir Eker:

    Kutlu Bey,ben de ilk yazdığınız yoruma katılıyorum.Bir insanın fikri mensubiyeti onun yazdıklarını değerlendirirken yanlış olduğuna delalet etmez.
    Eğer seçim olacaksa da ben her zaman Atam Yavuz Sultan Selim Han hazretlerini seçerim her zaman.Şah'ın da Türk olduğunu kabul etmekle beraber..

    YanıtlaSil
  6. Abdurrahman Biçer:

    Bilim Namusu der ki:

    Bir Sünniye göre Alevi de Müslümandır. Çünkü Alevinin de TEVHİD inancı vardır. Fakat Aleviler tek kalem olarak incelenemezler. Alevilerin 5 vakit namaz kılanları, tam Ramazan oruç tutanları var. Bir kısım Aleviler de ibadetlerden bihaberdir...

    Sünni olanların da hatırı sayılır bir bölümü ibadetlerden bihaber...

    Fıkıh bilgisini avamdan kaç Müslüman hıfz etmiş durumdadır?...

    Yolda erkeğe/kadına soruyor spiker:

    Esma-ül Hüsna size ne ifade ediyor?...

    El cevap çeşitleri...

    --- O ne ki?...

    --- Öyle bişi hatırlıyorum ama neydi?...

    --- Allah'ın güzel isimleri... (burada spiker devreye girerek soruyor)

    Bir kaç tanesini sayabilir misiniz?...

    El cevap...

    --- Kem... küm...

    Demek ki bizler; Besmeleden bile nasibini alamamış bir toplum haline geldik. Besmelede iki tane MUHTEŞEM Esma var!...

    Er-Rahman ve Er-Rahiym...

    Birileri elbette TÜRK isminden korkacaklar... Bu ismi kullanmaktan kaçacaklar...

    Fakat tasvip etmediğim bir adam olan Pakistan'lı Mevdudi "İlimden Felsefeden Dine" isimli kitabında diyor ki:

    Hepimize göre İslam'ın şartı BEŞ tir. Fakat bana göre İslam'ın şartı ALTI dır. Bu ALTINCISI ise TÜRK'ü SEVMEKTİR..."

    Bilmem anlatabildim mi?...

    YanıtlaSil
  7. Ayhan Bulut :
    iskender öküzün eleştirisinin haksızlık olduğunu düşünüyorum.. çünkü iskender öksüz bey hatayı, roman ile bilimsel eseri birbirine karıştırmakla yapmış.. edebi eser fiktif-kurmaca olmasıyla bilimsel eserden ayrılır. bir ülkeye klasik türk
    edebiyatını ogretmek herhalde bir cahilin yapabileceği bir başarı olamaz. illaki bir edebi eser eleştirisi yapılacaksa,kriterler tarihin değil edebiyatin mihenk tasina vurulmali.. aksi takdirde sanat eseri ile bilimsel eseri birbirine karıştırıp sanatı öldürmüş oluruz.. ayrıca eserin ayrımcılık yaptığını söylemek tam bir haksızlıktır.. bunu söylemek, şah ismailin doğu anadolu üzerindeki emellerini gerçekleştirmek için neler yaptigindan bi haber olmaktır.. bu konuda ahmet yaşar ocak hocanın kitaplarını hareketle öneririm şah ismailin yaptıklarını bilmek isteyenlere..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mehmet Kılınç:
      Edebî eserler de tarihî gerçeklere uygun olmak zorundadır.

      Sil
    2. Ayhan Bulut:

      tarihi gerçekleri vermek edebiyatın işi olmadığı için edebiyat edebiyattır, tarih olmadığı gibi..

      Sil
    3. Mehmet Kılınç:

      Tarihi gerçekleri göstermek edebiyatın işi değildir;ama tarihî şahsiyeytleri ve olayları anlatmaya kalkıştığında onları gerçeklere uygun olarak anlatmak mecburiyetindedir. Edebî eser apaçık yanlışlar ve yalanlar izerine kurgulanamaz. Ya tarihten elini çekecek, masal yazacaksınız yahut ona uygun hareket edeceksiniz.

      Sil
  8. sen araştırdınmı alevisin ama aleviliği bile bilmiyorsun. Alevilik bir mezhep değil hz. ali (r.a) sevmektir ama siz zamanın kızılbaşlarına uyarak islam dinine uymayan inançlarla dinden çıkmaya bile razısınız. allah hepisnizi islah etsin.

    YanıtlaSil
  9. İskender Özdemir adlı yazarım diye geçinen ipsizin yazılarını tastik ediyorsunuz. son kitabı olan YAHUDİLİĞİN BÜYÜK SIRRInda hep tevrat' an alıntı yapmış. sanıyorum ki bu arkadaş yahudidir. ve siz ve sizin gibi cahiller böylelerini desteklersiniz ancak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sayın Adanalı arkadaşım,
      Adınızı gizleyerek hakaret ediyorsunuz.
      Yine de yorumunuz için teşekkürler ederim.
      Doğrusu, senin "atalarının dinine" asla inanmıyorum. Şirk ve riya içinde yüzüyorsunuz. Hidayete ermenizi niyaz ederim.
      Saygılarımla

      Sil

Aslan, Fare.. Kedi...

  Aslanın sindiği, sinmek yanlış oldu, köşesine çekildiği zamanlarda, farelerin kükremesi doğaldır. Fare kükreyince yine doğal olarak, kedi ...