2 Mayıs 2012 Çarşamba

Cami Yıkma Meselesi


Yüksek mevkilerde oturmak zordur. Hafif bir hava akımında metrelerce sallanır. Aşağılarda hiç hissedilmez bile.

Sallantı nasıl meydana gelir?

Tamamen, oturduğun yerin mühendisliği ile ilgilidir. Sert rüzgârlarda, depremlerde karşı koyabilmesi için esnek imal edilmişlerdir.

Esnek olmak bir türlü belaları savar.

Sert rüzgârlar, depremler ise bilgisizlikten, görgüsüzlükten olsa gerek yıkıcı olurlar. Devirirler. Yıkarlar. Altında kalırsın.

Diline dikkat et. Boyundan, ilminden, imanından büyük laf etmesin.

Öteden beri bir cami yıkma tartışmasıdır gidiyor. Yok, senin başkanın yıktı, ahır yaptı... Ne zaman yıkılmış. 60 yıl evvel. Oldu mu şimdi? Dile getirilecek bir laf mı bu? Edebe sığar mı? Ne anlamı var?

Lüzumsuzluk böyle başlar, bir hiçle. Hiçler peş peşe sıraya girer ve tüm hayatımızı alt üst eder. İncir çekirdeğini doldurmaz denir ya! İşte öyle bir şey. (incir çekirdeği konusuna ileride döneriz)

Demek ki, fırtına dilimize sahip olamamaktan kaynaklanıyor. Ya hayır söyle yahut sus.

Cami yıkılmış.

Sonraları anlaşıldı ki, kendi dönemlerinde de yıkılan camiler olmuş. Basında ve sosyal medyada yazıldı çizildi. Sus pus oldular. Konuyu değiştirdiler. Bunlar olabilir. Yıkılır, yerine veya başka bir yere yeniden yapılır. Ne gibi bir mahzuru vardır bunun? Böyle düşünülürse politik yarar sağlama, insanları kandırma gibi oyunlar berhava olur, bu itibarla işlerine gelmez. Bu noktada; tarihi değeri olan yapılar sözümüz dışındadır.

Kendisinden dinleyen bir kıymetli dostum anlatmıştı.

Kütahya'nın bir camisinde imam olarak görev yapan Mehmet Hoca. Caminin kapısına yakın bir çınar ağacı büyümüştür. Neredeyse kapıyı kaplayacaktır. Demek ki 100 yaşından fazla ağaç.

Bir gün, ilin Müftüsü camiye gelir ve ibadetini yapar.

Cami çıkışında Mehmet Hoca'ya;

- "Hocam, şu ağacı kestirin, cami girişini kapatıyor" demiş.

- "Olur mu Müftü Efendi, o ağaç 100 - 150 yılda bu hale gelmiştir, nasıl keseriz". Der Mehmet Hoca.

Müftü;

- "Ama girişi kapatıyor, böyle olmaz". Der. Mehmet Hoca pratik zekâsı ile bir çözüm bulur.

- "Camiyi yıkalım. Biraz geriye çekerek yeniden yapalım". Der.

Tartışmanın sonu önemli değildir.

O cami yıkıldı mı, yeniden yapıldı mı, bilmiyorum. Doğrusu Mehmet Hoca'nın verdiği cevaptır.

Devletin cami yıkma meselesini gündeme taşıyıp, oy toplama telaşını daima en önemli amaç olarak önde tutanlara duyurulur.

Not: Mehmet Hoca, halen yaşamaktadır.

2 yorum:

  1. Gazi Çevik:

    Bütün mesele akıl edebilmekte. Çünkü Allah, aklını işletmeyeni aşağılıyor, hayvana benzetiyor (Yunus 100, Furkan 44

    YanıtlaSil
  2. Qasımbala Səfərov.9 Mayıs 2012 05:44

    Allahın adı ilə!
    Salam əleykum gözəl dost!

    Məscidsökmə işi bizim məmləkətdə də, həyata keçirildi. Adını qoydular ki, "qanunsuz!", "sənədləri əskikdir!" və s. Amma, dediklərinin tamamı yalandan ibarət idi. O zamanlar dindar və qeyri-dindar camiədə bizim məscidsökənlər çox tənqid edildilər. Amma, daha acınacaqlısı və üzücü olan budur ki, o iki məscid 2009-cu ildə- Bakı İslam Mədəniyyətinin Paytaxtı olan vaxt sökülmüşdü. Allah isə buyurur Quranda ki; "Məscidləri sökəndən daha zalim kim ola bilər?"

    Dərin hörmət və ehtiramla;
    Qasımbala Səfərov.

    YanıtlaSil

Aslan, Fare.. Kedi...

  Aslanın sindiği, sinmek yanlış oldu, köşesine çekildiği zamanlarda, farelerin kükremesi doğaldır. Fare kükreyince yine doğal olarak, kedi ...