10 Ağustos 2017 Perşembe

‘Metal Yorgunluğu’


Bir “metal yorgunluğu”dur lafları gidiyor. Metal yorulunca, topuyla tüfeğiyle jilet olmaya yollanır. Ucundan, azıcık bir parçanın değiştirilmesiyle, yorgunluk sonlanmaz. Metali olduğu gibi göndereceksin ki, yerine yeni metalden yapılmış bir organizma teşekkül etsin.

Siyasi yorgunluk öyle-böyle değil. Bugünkü söylemler, dünün yanlışlarının başkalarına mal edilerek, yani suçu başkalarına atarak, azardan kurtulmanın yollarıdır. Yorgunluk, elbette yolsuzluklarla başlar. Adam kayırmalarla devam eder. Liyakatsizlerin görev almalarıyla son bulur. Ve yorgunluk tam da burada hissedilir. Hissedilir lakin son pişmanlık kar etmez.

Aslında, metal yorgunluğundan bahsedenlerin, -nerelerde yanlış yaptık? Sorusunu da sorması lazım ki, yorgunluğa çare bulunsun. Durum o durum değil. Yakın gelecekte planlanan genel milletvekili seçimleri ve C.B. seçimlerinden karlı ve kazanarak çıkmanın acemi planlamaları yapılıyor. Milletin (seçmenin) gözüne gözüne şu sokulmak isteniyor:

-“Bakınız, hata yapanı asla affetmiyoruz. Hata yapan, kibir yapan kapı dışına bırakılıyor.”

İnsanlar sever böyle tavırları. Aslı olmasa da, gereceği yansıtmasa da. İnsanımızın mayası, affetmeye ayarlıdır. Geçmişi çabuk unutur. Güzel bir hareket gördüğünde de, hep öyleymiş gibi tavır alır. Destek, son hızıyla devam eder. Politikacı, ne yaptığını bilen değil, neyi yapması gerektiğini, kendisinden nelerin duyulmasının istendiğini bilen kişidir. İktidar ilgilileri de bunu yapıyor.

15 Temmuz faciası yaşandı, PKK faciasının kenarından dönüldü, IŞİD fecaatinin hataları geçte olsa görüldü… Terörizm, yakan topu kıvraklığında düşünceleri kırdı geçirdi. Sanayi üretimi -yatırımı-nın düşmesi gibi, fikir üretimi dip yaptı. Daha dün bir yandaş şunları söylüyordu: “Öyle bir dönemden geçiyoruz ki bütün ahlaki ve vicdani değerlerin kaybolduğu, seviyesizliğin dip yaptığı ve adeta bir değerler savrulmasının yaşandığı kâbus gibi bir ortam... Herhalde zihinlerin bu kadar dünyevileştiği, Müslümanca yaşamanın önemini kaybettiği böyle bir dönem hiç olmamıştır”. Bu satırlardan ne anlaşılıyor? Tarif ettiği içinden geçilen felaket dönemini, taraftarı olduğu siyasi grup değil de, sanki başkaları yaptı. Eleştirinin namusu da kalmadı!

Neyse,

Metalden bir parça değiştirerek, yorgunluğunu sonlandıramazsınız.


Topuyla tüfeğiyle jilet fabrikasına gönderilmelidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Aslan, Fare.. Kedi...

  Aslanın sindiği, sinmek yanlış oldu, köşesine çekildiği zamanlarda, farelerin kükremesi doğaldır. Fare kükreyince yine doğal olarak, kedi ...