Başbakan’ın imzacı liberallere,
romantik komünistlere, neo-liberallere, Ermeni sevicilere, bölücülere
söylediği:
“İmzanızı çekin”
Sözü üzerine biraz
düşündüm.
Diyelim ki çektiler
imzalarını. İmzalamamış mı sayılacaklar?
İmzalarını çektikleri anda,
aklanmış mı sayılacaklar?
Hiç imzalamamış durumuna mı
düşecekler?
Ne yaparlarsa yapsınlar, bu
kara sürülmüştür yüzlerine, asla çıkartamazlar.
Atatürk aleyhine idam
kararı verenler, yüzlerindeki karaları silebildiler mi?
Sevr yalakalarının yüzünden
karaları çıkabildi mi?
Ali Kemaller ve hempaları yüzlerindeki
lekeyi silebildiler mi?
Peki, söyler misiniz:
Türkiye’yi bölünmenin
eşiğine getirenler bu karayı temizleyebilecekler mi?
Sıfır sorundan, sıfır
komşuya evrilen ülkemizin, içler acısı halini yaşatanlar unutulacaklar mı?
Yüzyıllar boyu Türk
toprakları olan Ortadoğu’da bile dostumuzun kalmadığını düşünürsek, dostsuzluk
acısını yaşatanların, bu acıları unutulacak mı?
Nasıl ki, bu soruların
tamamına ‘hayır’ cevabı veriliyorsa, imzacıların, imzalarını çekmeleri halinde
de her hangi bir değişiklik olmayacaklardır.
O halde koca Başbakan,
niçin çıkıp da ‘çekin imzanızı’ nutku atıyor?
Bir şeyler söylemek için. Bir
şeyler söylemiş olmak için. Laf bedava ya! Söyle gitsin, kurusıkıyı havaya
istediğin kadar sık, havaya da havaya…
Anladığım şudur:
Bir sıkıntıları var. Utandıkları
bir durum var. Ama nedir? Bilmiyoruz. Yakında çıkar kokusu…
Gerçi, geçenlerde bir köşe
yazarı, ‘gizliden Kandil ile
görüşmelerin başladığını’ fısıldamıştı.
Acaba, koku, bu koku
olmasın!
Korkuların sebebi bu
olmasın!
Peki,
Koskoca Türk Silahlı
Kuvvetleri, istihbarat ve emniyet teşkilatı bütün güçleri ile bastırdığı halde,
bu kavgayı niçin bitiremiyorlar?
Yoksa onlar da mı kirli bir
oyunun aktörleri?
Yoksa, anayasayı rahatlıkla
değiştirebilecek çoğunluğu sağlamak için yeniden mi bir seçim planlanıyor?
Ne yalan söyleyeyim:
Benim kafam karışık. Tıpkı,
Türkiye gibi…
Murat Alparslan Tekoğlu :
YanıtlaSilTavşana kaç tazıya tut siyaseti. Başkan olabilmesi için 2 yol var. Ya referanduma götürebilirse serseri mayın milliyetçi oyları almak suretiyle, ya da şartlar olgunlaşırsa MHP ve CHP'yi meclis dışı bırakacak bir ortam sağlanıp 400'ün epey üzerinde bir salt çoğunlukla bunu sağlamak. Yani ya öyle ya böyle bu muhakkak olacak. Muhalefet partileri de buna çanak tutuyor. Bilerek ya da bilmeyerek.
Bizler siyasetten uzak durmaya çalıştığımız halde aramızda yaptığımız sohbetlerde bile, geleceğe dair (iktidarın yapmak istediklerine dair) öngörülerimiz oluyor. acaba diyorum, koca koca siyasi partiler, Onlarca danışman çalıştırıyorlar, üniversiteden, STK'lardan, düşünce kuruluşlarından onlarca danıştıkları var.. acaba onlar şu basit sonuca ulaşamıyorlar mı?
SilYoksa biz çok mu safız?...
Murat Alparslan Tekoğlu :
SilOnlar "böyük" adam hocam. Vardır bir bildikleri smile ifade simgesi
Biz kendimizi "maraba" olmaktan çıkarıp siyasetçilerin de birer hata yapabilen insan olduğunu anlamamız gerekiyor.
Eleştiriyi yasaklayan tüm çağdışı itikatların MHP'den soyutlanması lazım. Bu kafa ile aldığı oy çok bile bence.
Lutfi Gülşan :
YanıtlaSilHııııııııııııııı sana kızıyorom haaaaa der gibi.
Tahsin Kaya :
YanıtlaSilZavallılık nerede başlar?