16 Haziran 2015 Salı

Ahlak Fakirine, Dürüstlük Telkini


“Ben ahlak söylemleriyle yaşamayan bir insan olarak son yıllarda Türkiye’nin gittikçe muhafazakârlaşmasının ve aile değerlerinden konuşulmasının artmasını izliyorum. Aynı zamanda görüyorum ki, bu söylemler yaygınlaştıkça ahlaksızlık, ilkesizlik ve terbiyesizlik de artıyor.” (Serdar TURGUT)

Büyük bir vukufiyetle yapılan bu tespite katılmamak mümkün mü? 13 yıldır muhafazakâr söylemlerle yatıp-kalkıyoruz. Gazeteler, televizyonlar vaaz saatinde. Siyasiler cami önlerinde, mezarlıklarda siyaset salvoları atıyorlar. Dinin tek göstergesi haline gelmiş olan sakallılar, her köşe başını tutmuşlar, ahkâm kesiyorlar. Siyaset meydanlarında Kur’an’ı Kerim siyaset metaı haline getirilirken, ayetler, hadisler okumalar gırla gidiyor. Ya, Serdar Turgut’un söylediği gibi, bu gösteriler arttıkça ‘ahlaksızlık, ilkesizlik ve terbiyesizlik’ de yaygınlaşıyorsa! Nerede kaldı sizin Müslümanlığınız?

Kuru softalık gösterilerinden bıkmadınız mı daha. Bu gösteriler yalandır, insanların zihnini bulandırmaya yöneliktir. Kandırmacadır. Bırakın toplumu, kendinizi daha ne kadar kandıracaksınız?

Turgut, tevazu ile söylemeye çalışsa da, gerçek bir ahlakın temsilcisi olarak karşımızda duruyor. Yalan söylememeye çalışan birisi, durmaksızın Müslümanlığını öne çıkartan ve fakat yalan söyleyen birisinden evladır. Ünlü sanatçımızın söylediği gibi, ‘yılandan korkmam, yalandan korktuğum kadar’ deriz.

Sosyal doku yara almışsa, o toprak çoraklaşmış demektir ve üretime imkân vermez. Diplomalı mezunlar çıkar okullardan hiçbir işe yaramayan. Kuru bir Allah lafzı dudaklarda, vakitlerde camilere koşturan, abdestsiz yere basmadığını söyleyen fakat terazisinin, hesabının ucunu daima kendine çeviren sahtekârlar üretirsiniz. Çünkü toprağın tabiatı ancak ona müsaittir. Siz gübresini, suyunu verdikçe, çapasını yapıp, ayrık otlarını temizlemeye çalıştıkça olmayacak, olmadığını göreceksiniz. Toprak size zehirli ürünler sunacaktır.

Yapılması gereken nedir?

Taa, en baştan başlamalı işe, en baştan.

En baş neresi biliyor musunuz?

Taa düğün gecesine kadar gider bu en baş lafı. Oralara kadar gider ve başlangıcı orasıdır.

Ya çorak toprakla uğraşıp duracaksınız, ya da toprağı işleyip, zararlı elemanları önceden uzaklaştırarak, toprağı üretir hale getireceksiniz. Başka yolu yoktur. Kaynak İnsandır!.

Hele bir başlayın Besmele ile, sonu gelir!..

****

Biz bu yazımızı yazıp postaya hazırlarken Elazığ’dan gelen tecavüz haberiyle yıkıldık.

Anladım ki, bu toplumdan (Yaşar Nuri Öztürk ‘Kötülük Toplumu’ diyor)  hiçbir şey olmaz.

Geniş çaplı bir felaket yaşanması,

Ve yeni baştan,

Söylediğimiz gibi yeni baştan başlanılması iktiza edecektir.

Doğruyu, Allah bilir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Aslan, Fare.. Kedi...

  Aslanın sindiği, sinmek yanlış oldu, köşesine çekildiği zamanlarda, farelerin kükremesi doğaldır. Fare kükreyince yine doğal olarak, kedi ...