Ne idiğü bilinmeyen, nasıl
olacağı hakkında en baş uygulayıcısının bile bilgisinin olmadığı, darmadağınık
bir plan, yo yo plan değil, plansızlık. Yola çıkıyorsun lakin nereye gideceğin
belli değil. Yalpa vurup, kol çıkartıyorsun, sonuçta nanik yiyorsun. Nereye
gideceğini, nasıl varacağını bilmiyorsun, kılavuz da taşımıyorsun. Bilgiçlerle
çıkarsan yola, sekiz uçlu yolda yalpalar, hangine sapacağını şaşırır kalırsın,
çünkü danıştıklarının her biri farklı şeyler söylüyor, çünkü çok biliyorlar ama
hepsi çok biliyorlar. Bu tür bilgiçler, aslında yalakalar, adamı yoldan
ederler. Şimdiki gibi, an itibariyle bulunduğun hal gibi.
En başta, ‘demokrasi’
kavramının ne olduğunu bilmiyor, öğretmek isteyenlere, anlatanlara da kulak asmıyorsun.
İnandığın danışmanlarının, bilgisizliklerinin, inatlarının kurbanı oluyorsun.
Vaz geçtim senden ve ne olacağından, bu inadınla, koca bir milletin hükümranlığını
tartıştırıyorsun. Bir kere şuna bir karar ver arkadaş, sen kimsin ve ne yapmak
istiyorsun, varmak istediğin hedef neresi?
Yaptığın işin özeti şu:
taşlar bağlı, köpekler serbest!. Hem de köyün köpekleri, kuduz olmuşlar!
Şimdi, Bakanlar ve Başbakan
konuşmalarında, şu kadar polis öldü, bu kadar kişi öldü, o kadar vasıta
yakıldı, onlarca alış veriş merkezi talan edildi, sayısı belirlenemeyen okullar
yakıldı laflarını kolayca ve hiçbir utanç duymadan, yüzleri terlemeden rahatça
anlatıyorlar. Gözlerinde de üzüntünün zerresini görmek ne mümkün. Olağan
şeyleri anlatırcasına rahat ve huzurlu. Ne hallere gelmişiz!. Eşkıya evin
içinde dolaşırken o kadar rahat ki, kendi evimizin odalarından diğerine
geçerken ürküyoruz, kiminle karşılaşacağımızı bilemediğimizden.
Öncelikle şuradan
başlayalım: BOP eş başkanlığı uhdenizde hala duruyor mu? Ne işe yaradı (yarıyor) bu
eş başkanlık, neler yaptınız? Libya’da, Tunus’ta, Mısır’da, Suriye’de ve
Irak’ta olanların BOP eş başkanlığı ile bir ilgisi var mı? Mesela Mursi’yi; Hüsnü
Mübarek’e yapılan bir darbe ile getirip (ki, bu darbe hakkında hiçbir
itirazınız olmamıştı), aynı yolla gönderilmesinin ve bu arada
sizlerin hala Mursi’yi delicesine savunmanızın sebebi nedir? Mübarek
gönderilirken yapılan darbeye destek verdiğiniz ve fakat Mursi’ye darbe
yapıldığında yaygarayı bastığınızı biliyoruz, iyi polisi mi oynuyorsunuz? Bu
nasıl oyundur? Daha Mısır karmaşası bitmeden, Suriye ile aramızın açılmasının
sebebi nedir? Neden kardeşim dediğimiz Suriye Yöneticisine bu denli düşmanlık gösterdiniz
ve devam ediyorsunuz? Bu düşmanlığın, İsrail’in rahatı, huzuru ve gönlünce
yayılmak istemesinin, bu arada Filistin, Gazze ve Lübnanlı Müslümanları
katletmek veya etkisiz hale getirmek istemeleri, bütün bu olanların ve
çelişkili davranışlarınızın sebebi olabilir mi? Çünkü bizim güneyimizdeki
Suriye, İsrail için gerçek bir set olmaktadır. Sizin, Suriye ve Esad
düşmanlığınızın Siyonist dünya talebi ile bir ilgisi olabilir mi? Peki bu
düşmanlık BOP politikaları gereği midir? Görevinizi istenildiği gibi başardığınız,
terfi ettirildiğinizden belli. Muhtemelen başınız göğe ermiştir, haa, başı göğe
ermenin bir olumsuz yönü vardır, bu zaman da ayağı yerden kesilir ve dünyayla
ilgisi kesilir kişinin.
Bu aşamada, devletin
polisinin adeta ‘parti, kanun, polis devleti’nde
iş yaptırılıdığı gibi hoyratça kullanılmasının manası hiç kimse tarafından
anlaşılamamıştır. Gezi olayları sırasında eli sopalı (polis
oldukları belli olan) kişilere yaptırılan eylemler akıllara
ziyandı, ya şu habere ne diyeceğiz: inşaat işiyle uğraşan bir vatandaş işinden
çıkıp evine doğru giderken olayların içine düşer, koşarak uzaklaşmak ister,
beceremez ve 16 yerinden bıçaklanır, öldü diye bırakılır ve sonra şunları
anlatır: “Polisler silah çekip
durdurdu, sonra ellerinde bıçaklar olan bir grup beni aldı. Onlar bıçakla delik
deşik ederken polis hiçbir şey yapmadan izledi” (12
Ekim 2014, Hürriyet) Bu ne demek oluyor, bunlar nasıl oluyor?
Ayağı yere basan, makul bir
polis yönetiminde olur mu bunlar? Yağma mantığı, linç etme mantığı, biraz da
ben kazanayım mantığı, daha başka nasıl izah edilir? Nasıl izah edeceğinizi
bilemem, ama bu ülkenin bir vatandaşı olarak, eli bıçaklı o kişilerin kimler
olduğunun belirlenip açıklanması sizin görevinizdir. Şu da önemli, bu eli kanlı
sapıklar, bıçaklama işlemini yapıyorken, ‘bozkurt’ işareti yaparak, tekbir getirmişler.
Kimmiş bunlar, bulun ve kamuoyuna açıklayın.
Çözülme zamanlarının
pastadan pay kapma yarışındaki hayvani egoistlerini bulun ve açıklayın ki, MHP
Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin provokatörler dediklerinin aslı olup olmadığı
da belli olsun. Kimin yalan, kimin talan yaptığı anlaşılsın.
Çözülmeye doğru giderken,
olayları ve olguları birbirine karıştırmak esastır. Önümüzde neler var bakalım:
40 yıllık düşman PKK (ve bugünlerde türevleri),
Musul baskınında kılımızı kıpırdatmadığımız ve elçilik mensuplarını 301 gün
esaret altında tutan eli kanlı, canilerin birlikteliğinden doğan IŞİD (İD), bir
türlü sükûn bulmayan ve bütün güçleriyle Türkmenleri yerlerinden eden Irak’taki
karanlık bilinmezliğe giden küçük küçük, silahlı terör örgütleri.. bunlar
başımıza bela olmuşken, bir de inadım inat davranışından kaynaklanan Suriye
yönetimi, Esad’ı devirmek isteyen irili ufaklı binlerce silahlı terör
örgütleri, tıpkı Libya’da olduğu gibi, sonunun nereye varacağı bilinmeyen
Ortadoğu ve barındırdığı silahlı terör örgütleri…
Şimdi bunların tamamı
zihinlerimizde birbirine girmiş, kimin kim, kimin ne olduğu belli değil,
karışmış, karıştırılmış vaziyette. Bu karışıklığın ve karıştırmanın emri belli
ki, yükseklerden, yani BOP Başkanlığından verilmektedir. Eğer böyleyse, eş
başkan olarak sizin göreviniz de Başkanlığın emirlerini yerine getirmektir.
Nasıl oluyor bunlar?
Şu paralel lafını konuşmaya
bile gerek yok. Kurtarıcı olarak bula bula kırk yıllık dostluğunuzun olduğu
ortağınızı buldunuz, beceriksizliğin kapatılması yöntemi olarak. Bu ayıpta size
yeter. Bütün bunlar çözülmenin belirtileridir.
Çözülmenin sonunda dipte
bir tortu kalır. O tortu da sizin korkularınızın sebebi olur, o tortu
mayalıdır, ışık hızıyla çoğalma gösterir. İşte korkunuzun sebebi.
Son söz: yol varken doğru
yola girmek için dönüş, hastayı kurtaracak kadar zaman kazandırır.
Yine de siz bilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder